Sosyal Medyada Paylaş

Asırlık Bir Davanın ÇİLE'si

Şöyle seslenmişti Hz.Ebubekir insaftan nasibi olmayanlara: "Rabbim Allah'tır dediği için bir insanı öldürecek misiniz" İşte bu söz bu yolun yolcularının kaderi olagelmişti.


Bu sarp yola iman edenler, kah develere bağlanarak paramparça edilmiş, kah hasırlara sarılıp yakılmış, kah koca kayaların altında inim inim inletilmişti.


Kıyamete kadar devam edecek bu zulüm, İmam-ı Azam, Ahmet bin Hanbel gibi koca mezhep imamlarını, Hallac-ı Mansur'ları, Said Nursi'leri, İskilipli Atıf'ları ve nicelerini içine alıp yoluna devam edecekti.


Bişr-i Hafi Hazretleri

Allah’ın (CC) Adını Tutup Kaldırmak – Bişr-i Hafi Hazretleri

Gecenin bir yarısı ıssız bir yolda ağır aksak ilerliyordu. Yerde çamurlar içerisinde bir kâğıt parçası gözüne ilişti. Durması gerekir miydi, alıp incelemesi gerekir miydi gerçekten bilinmez. Ama alıvermişti çamurlar içerisindeki kağıt parçasını eline. Şöyle bir evirip çevirip dikkat kesildi. Evet, yanlış görmüyordu kağıtta O’nun (cc) ismi yazıyordu. İliklerine kadar titredi belki de. Kalbi küt küt atmaya başladı. Çamurlar içerisindeki kağıtta O’nun (cc) ismi yazıyordu. Titrek bir ürpertiyle eve kadar geldi. Çamurlar içerisindeki kağıdı temizledi. Güzel bir koku sürüverdi üzerine. Evinin müstesna bir köşesine yerleştiriverdi kağıt parçasını üzerindeki isme hürmeten ve uykuya dalıp gitti.



Abdestimizden Şüphemiz Var mı?


Halk arasında şöyle bir deyiş vardır: “Abdesti yel gibi namazı yıl gibi”. Her ne kadar abdest alırken vesveseye geçit vermemek için söylenmiş bir söz olsa da ucu açık bir kavram olduğu da açıktır. Yel gibi alınan abdest acaba sonrasında yapacağımız ibadet için ne kadar uygun olur.




“Abdestimizden şüphemiz yok ki namazımızdan olsun”